YAZ DİYETİ


Haydi hanımlar. Yaz geliyor. Şimdi diyetin tam zamanı. Orantılı vücut ölçüleri için biraz çaba yetecek...


Yapılan araştırmalara göre kadınlar ve erkekler ideal kilolarında olmadıklarını düşünüyor. Bu düşünce zayıflama programlarının ve çeşitli diyetlerin her zaman gündemde kalmasının başlıca nedenini oluşturuyor. Ama bugünlerde diyetlerin bir başka anlamı daha var. Yaz yaklaşıyor ve herkesi plajlarda güzel görünme telaşı aldı. Tatilin de ötesinde yazın zayıf görünmek günlük yaşam için de önemli. Havalar ısındıkça kalın paltolar, ceketler, yelekler, çıkarılacak, yerine rahat ve hafif elbiseler giyilecek. Hafif elbiseler vücudun gizlenen hatlarını ortaya çıkaracak. Bu da kaçınılmaz olarak estetik kaygıları tetikleyecek.

Beslenerek zayıflama
İşte tam da bu noktada uzmanlar, güzel görünmenin vazgeçilmez yollarından biri olarak kabul edilen zayıflama rejimlerinin sağlıklı yürütülmesinin önemine dikkat çekiyorlar. Hızla verilen kilolar, yine hızla geri alınabiliyor, dahası bilinçsiz yapılan diyetler sinirlilik, yorgunluk, vücutta sarkma gibi yan etkilere de neden olabiliyor.
Zayıflamak için zaman zaman hiç yemek yememeyi tercih edenler olduğu gibi, bilimsel temeli olmayan zayıflama rejimlerini uygulayanlar da var. Bu bilinçsiz zayıflama programları, vücutta ciddi tahribatların oluşmasına da yol açabiliyor. Bu tahribatlar kimi hastalıkların önünü açtığı gibi, bazen de tedavi mümkün olmayabiliyor.
Uzmanlar besin maddelerini protein, karbonhidrat ve yağ olmak üzere üç ana grupta topluyor. Ayrıca su ve vitamin almanın da önemine dikkat çekiyorlar.
Uzmanlara göre, diyetler asla vücudun temel gereksinimi olan besin maddelerinin alınmasını engellememeli.

Dengesizliğin sonucu
Şişmanlık kalori alışverişinde doğan dengesizliğin sonucu olduğuna göre, alınan ve verilen kalori oranında denge kurulduğu zaman şişmanlama sorunu da çözülmüş oluyor. Bu denge, yiyecek ve içeceklerle alınan kalorinin günlük hareketle harcanması yoluyla kurulur. Şişman kimselerde, fazla kilonun verilebilmesi için alınan kalorinin az, harcanan kalorinin çok olması gerekir ki, aradaki fark vücut yağ depoları tarafından karşılansın. Böylece fazla yağların erimesi sağlansın. Tıp biliminin verdiği uğraşlar, akıllı bir diyet ile birleşen bol hareketin şişmanlıktan kurtulmanın en ideal yolu olduğunu ortaya çıkardı.

Hareket etmek şart
Uzmanlara göre nasıl diyet uygulanırsa uygulansın, hareket edilmediği takdirde sağlıklı bir zayıflama gerçekleşmiyor. Bunun için özellikle ağır sporlar değil jimnastik yapılması öneriliyor. Uzmanlar jimnastikte de aşırıya kaçmanın sağlıklı olmadığına dikkat çekiyor.
Sağlıklı ve uzun yaşam için yapılacak hareketlerin başında her gün bir saat tempolu yürüyüş, jimnastik, kondüsyon bisikleti, koşu, yüzme, tenis veya herhangi bir spor yapılması geliyor. Eğer bunları yapacak zaman yoksa yine de hareket olanaklarının yaratılması gerektiğine dikkat çekiliyor. Bu olanaklar da şöyle sıralanıyor: Eğer işyeri çok uzak değilse ve zaman elveriyorsa işe yürüyerek gidip gelmek veya en azından yolun bir kısmını yürümek. Kısa mesafelerde ulaşım vasıtalarını kullanmayıp yürümeyi tercih etmek. Günlük alışverişleri yapmak böylece yürüme fırsatı yaratmak. İşe gidiş gelişlerde zaman açısından problem varsa öğle tatilini değerlendirip yürümek. Mecbur kalmadıkça asansör kullanmamak. Bol bol yüzmek.

Trend İsveç Diyeti
Her yıl yeni bir diyet trendi görülüyor. Geçen yıl en çok başvurulan diyet "İsveç Diyeti" oldu. Bu diyeti özellikle iki ana soruna çözüm getiriyor. Bunlardan birincisi sorunsuz hızlı kilo verdirmesi, ikincisi ise verilen kiloların iki yıl boyunca geri alınmaması. İki yıl boyunca kilo alınmamasının nedeni de diyetin metabolizmada yarattığı değişikliklere bağlanıyor.
Bu diyet 13 günden uzun sürdürülmüyor. Rigshospitalet adlı bu diyet, tam olarak uygulanırsa iki haftada 7-20 kilo verdiriyor.

Bu diyetin kuralları şöyle:
Ayrıca çay, kahve ve meşrubat içilmeyecek, günde iki litre su içilecek, diyet 13 günden uzun, altı günden az uygulanmayacak. Üç aydan kısa bir sürede aynı diyet tekrarlanmayacak ve en son olarak da aynı gün içinde öğle ve akşam yemekleri ile yer değiştirilebilecek."

Günde iki litre su
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beslenme ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Üstün Korugan, yaza girerken eğer diyet yapılıyorsa günde en az iki litre suyun kesinlikle tüketilmesi gerektiğini belirtiyor. Diyette, sebze ve meyveye ağırlık verilmesini öneren Prof. Korugan, "Günde en az 400 gram meyve tüketilmeli" diyor. Meyvelerden şeftali, armut ve karpuzu özellikle öneren Prof. Korugan bu meyvelerin metabolizmayı yavaşlatmadığını hatırlatıyor. Diyette, olmasa olmaz denilebilecek gıdalardan birinin de yoğurt olduğunu bildiren Prof. Korugan içecek olarak da alkol yerine ayran, maden suyunu öneriyor. Sakarin ve yağdan mümkün olduğunca uzak durulmasını da isteyen Prof. Korugan, eğer yüksek tansiyon söz konusu değilse tuz sınırlamasına gerek olmadığını belirtiyor.

1000 kalori şart

Beslenme uzmanı Dr. Med. Muzaffer Kuşhan günde 1000 kalorinin altına düşen diyetlerin kesinlikle yapılmaması gerektiğini vurguladı. Dr. Muzaffer Kuşhan, "Aksi taktirde sağlığınızı yitirirsiniz" diyor. Bazı diyetlerde tek yönlü beslenmenin esas alındığına dikkat çeken Dr. Kuşhan, bunun çok tehlikeli olduğunu bir kişinin diyet yaparken bile belirli oranlarda karbonhidrat, protein ve yağ tüketmesi gerektiğini anlatıyor. Üç öğün ana, iki öğün de ara öğün yenilmesini öneren Dr. Kuşhan ara öğünlerin meyveden oluşması gerektiğine dikkat çekiyor. Konserve içeceklerden uzak durulmasını, çay ve kahvede aspartamlı tatlandırıcıların kullanılmasını önemle hatırlatan Dr. Kuşhan en ideal içeceğin su ve sebze suları olduğunu, şekerli, unlu gıdaların öğün aralarında alınmaması gerektiğini sözlerine ekliyor.


Diyet programı



Resmi Büyüt

0 yorum:

Yorum Gönder

Followers